Kahramanmaraş zelzeleleri sonrasında sarsıntının büyük yaralar açtığı 11 kentimizin besin üretiminin devam etmesi ve bir besin koridoruyla Türkiye’nin 81 vilayetine ve dünyaya ulaşımı hayati kıymet kazandı. Türk ihracatçıları, depremzede çiftçilerin üretime devam etmeleri için eserlerini öncelikli satın alarak üreticilere olumlu ayrımcılık yapacak.
Gıda koridoru tabiri Ukrayna-Rusya Federasyonu savaşı sonrasında dünya gündemini uzun mühlet meşgul etti. Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna ortasında gerçekleştirdiği arabuluculuğun olumlu sonuçlanmasıyla Ukrayna’nın ürettiği eserlerin bir besin koridorundan dünyaya ulaşmasının formülü bulundu.
Anadolu ve Mezopotamya topraklarının insanlık tarihinin birinci günlerinden bugüne besin ambarı ve besin koridoru pozisyonunda olduğuna temas eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lider Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Zerzevat İhracatçıları Birliği Lideri Hayrettin Uçak, sarsıntı sonrasında da bu toprakların insanlık için üretkenliğini sürdüreceğini, bu toprakları işleyecek üreticilerin bölgede kalmasının sağlanması için gerekli önlemlerin alınması gereğine dikkati çekti.
Depremin büyük yıkıma neden olduğu; Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa’da hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileğinde bulunan Uçak, “Vatanımız sağ olsun, Hükümetimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, şirketlerimiz ve vatandaşlarımızla yaraları saracağız” dedi.
Kahramanmaraş sarsıntılarının derin yaralar açtığı 11 ilin meyve, zerzevat, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve başka besin eserlerindeki üretim potansiyeli hakkınta bilgi veren Uçak, Türkiye’nin meyve üretiminin yüzde 20’sini, zerzevat üretiminin yüzde 15’ini 11 vilayetteki üreticilerin karşıladığını aktardı. Uçak kelamlarını şöyle sürdürdü; “Pamuk, kayısı, badem, sofralık üzüm, narenciye eserleri, karpuz, salçalık biber, kuru soğan, buğday zelzele bölgesinin üretimde domine ettiği eserlerden yalnızca birkaçı. Türkiye 2022 yılında 25 milyar dolarlık besin ihracatı yapmışken, zelzeleden etkilenen 11 ilimiz 7,4 milyar dolarlık besin ihracatı yaptı. Bu ihracatın devamlılığı, bu vilayetlerdeki üretimin devamına bağlı. Üretimin sürmesi için üreticilerimizin topraklarında kalması sağlanmalı” diye konuştu.
Deprem bölgesindeki eserlere ihracatta öncelik vereceğiz
Deprem bölgesindeki üretimin sürmesi için ihracatçılar olarak her türlü dayanağı vermeye hazır olduklarını söz eden Uçak kelamlarını şöyle sürdürdü: “Deprem bölgesindeki besin eserlerinin dünyaya ulaşması ve bu yörelerin üretici pozisyonunu sürdürmesi için zincirin tüm halkalarına büyük sorumluluklar düşüyor. Hükümetimizin bu yöreye özel teşvikleri hayata geçirmesi gerekiyor. Mahallî idareler, kalkınma ajansları tüm kaynaklarını bu bölgelerdeki üreticilere yönlendirmeli, biz ihracatçılar olarak sarsıntı bölgesindeki üreticilerimizin işlerinin başına dönmesi için elimizi taşın altına koymak istiyoruz. Bu bölgenin verimli topraklarında üretilecek eserlerin ihracatına öncelik vereceğiz. Bu verimli topraklar ve bu toprakları işleyen çiftçilerimiz tarih boyunca insanlığın besin gereksinimini karşıladı. Bundan sonra da karşılamaya devam etmesi için gayret göstereceğiz.”
Türkiye meyve üretiminin yüzde 20’si sarsıntı vilayetlerinde yapılırken, eserlere bakıldığında; sofralık üzüm üretim ölçüsünün yüzde 26’sı, kayısının yüzde 53’ü, bademin yüzde 34’ü bu vilayetlerde üretiliyor.
Depremin derin yaralar açtığı 11 vilayet zerzevat üretiminin yüzde 12’sini karşılıyor. Türkiye’nin karpuz üretiminin yüzde 30’u, salçalık biber üretiminin yüzde 28’i, kuru soğan üretiminin yüzde 16’sı bu bölgedeki çiftçilerin emekleriyle bu topraklarda yetiştiriliyor.
Tahıl ve başka bitkisel eserler incelendiğinde; sarsıntı vilayetleri buğday üretiminden yüzde 20, pamuk üretiminden yüzde 72 hisse alıyor.
Türkiye’nin örtü altı zerzevat üretim alanlarının yüzde 18’i zelzele vilayetlerinde yer alırken, eserlere bakıldığında karpuz ve salçalık biber öne çıkan eserler.
Deprem vilayetleri üretimden gelen güçlerini ihracata da yansıtmayı başarmış durumda. Zelzelenin derin yaralar açtığı 11 ilimiz Türkiye’nin besin ihracatından yüzde 30 hisse alıyorlar. İhracatlarında da hububat bakliyat yağlı tohumlar kesimi 3,5 milyar dolarlık ihracatla başkanken, yaş meyve zerzevat ve meyve zerzevat mamulleri bölümümüz 1,1 milyar dolar ihracat gerçekleştiriyor. Bu yörenin toplam besin ihracatı 7,5 milyar dolara ulaşıyor.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
